03-01-2016, 07:01 PM
Alevi vatandaşlara nefret söylemi her geçen gün artıyor. Benzer bir vaka Tokat'ta yaşandı. Alevilik mezhebi ve inancını sert sert ve hakaret vari sözlerle eleştiren din öğretmeni hakkında soruşturma açıldı. Peki din öğretmeni aleviler hakkında ne söyledi? İşte cevabı...
Tokat Erbaa’daki Çoşkun Önder Anadolu Lisesi’nde Din Dersi öğretmeni Mahmut Özdemir, 19 Şubat’taki derste Alevilikle ilgili, “Hz. Ali’ye inanıyorlar ama Hz. Ali’nin yaptıklarını yapmıyorlar. Hz. Ali namaz kılıyor, Aleviler kılmıyor. Cemevi gibi bir ibadethane çıkardılar, onun da Kuran’da ismi geçmiyor, aslı astarı yok.
Cem diye sazlı-sözlü, bayanlı-erkekli bir ibadet şekli geliştirmişler: Böyle bir ibadet olmaz. Alevilik bir din değil, Aleviliği bir din yapmaya çalışıyorlar, eğer bunu başarırlarsa ülke büyük bir sorunla karşı karşıya kalır” dedi.
11-A sınıfında okuyan bir öğrenci öğretmene söylediklerinin yanlış olduğunu belirterek itiraz etti. Öğretmenin diğer sınıflarda da Aleviler ve cemevleri hakkında olumsuz konuşmalar yaptığı belirtilirken öğrenci, olayı ailesine anlattı.
Öğrencinin ağabeyi olayı sosyal medya üzerinden duyurarak tepki gösterdi. Bir başka öğrencinin velisi olan Keçeci Köyü Dedesi Salih Arslan durumu okul müdürüne, kaymakam ve ilçe müftü- süne bildirdi. Okul Müdürü Faruk Yılmaz, öğretmen hakkında soruşturma açıldığını belirtti.
Pir Sultan Abdal Kültür Derneği Genel Başkan Yardımcısı ve Tokat Şube Başkanı Muharrem Erkan, Alevi öğrencilere yönelik ayrımcı politikaların artık çekilemez bir hal aldığını kaydederek öğretmen hakkında yasal işlem yapılmasını istedi.
Siyâseten İslamiyet’in İmâmiye-i İsnâ‘aşer’îyye / Onikicilik fıkhî mezhebinden olan Aleviler, itikaden Horasan Melametîliği’nden köken alan Hoca Ahmed Yesevî’in kurduğu Sünniliğin Tasavvufî–Yeseviyye Tarikatı ile Fatımiler Halifeliği devrinde Orta Asya ve Türkistan’da çok önemli faaliyetlerde bulunan Nâsır Hüsrev’in kurucusu olduğu Pamir Aleviliği’nin de altyapısını oluşturan Şiiliğin Batıni–İsmâilîyye fıkhî mezhebinin tesirleriyle gelişimini tamamlayarak ortaya çıkan Tasavvufî-Bâtın’îyye itikadi mezhebi mensûplarıdır.
Alevilik içerisinde Kızılbaş, Dazalak, Kalender’îyye, Bedr’îyye, Bektaş’îyye, Câm’îyye, Şems’îyye, Edhem’îyye gibi farklı birçok bâtınî tarikât yer almaktadır. 13. asırda Babâîlik’ten ve 14. asrın sonlarından itibaren de yoğun olarak Hurûfîlik’ten etkilenen Anadolu kaynaklı Bektaşilik Tarikatı bunların içlerinde en meşhur olanıdır.
14. ve 15. asırlarda Fadlullah Ester-Âbâdî tarafından Şiilikten ayrılarak zuhur eden Hurûfîlik mezhebinin tesirleri altında kendisini yeniden yapılandırmış olan Bektaşilik, Aleviliğin içinde yer aldığı varsayılan bir tarikât olması itibâriyle Anadolu Aleviliği’nin tamamını tanımlamamaktadır.Alevilik, Hâkk-Muhammed-Ali üçlemesiyle Ehl-i Beyt, ve Oniki İmamları önemseyen Câferiyye Şiiliği ile ortak noktalara sahip olan bir yoldur.
Alevilik’te incelenmesi gereken asıl inanç Vahdet-i Vücud veya Varlık birliği’dir.Dört Kapı Kırk Makam şeklindeki kâmil insan olma ilkelerini Hacı Bektaş-ı Velî’nin tespit ettiğine inanılır. Hacı Bektaş, "Kul Tanrı’ya kırk makâmda erer, ulaşır, dost olur" demiştir. [kaynak belirtilmeli] Aleviler kendi içlerinde bir çeşit hiyerarşi oluşturmuştur. Örneğin yola gönül vermiş olana tâlip denir. Kişi, yolun kurallarını yerine getirip bilgi düzeyini arttırdıkça yükselir. Alevilikte yol denen deyimin temelini Dört Kapı Kırk Makam anlayışı oluşturmaktadır.
Dört Kapı ve Mertebeleri şunlardır:
Şeriat (Bel Kapısı / Mü’minlik Mertebesi),
Tarikat Kapısı (Yol Kapısı / Zâhidlik Mertebesi),
Hakikat Kapısı (İl Kapısı / Âriflik Mertebesi),
Marifet Kapısı (Gök Aman – Yer Ana / Mûhiplik Mertebesi).
Aleviler, Muhammed’in son peygamber olduğuna, Ali bin Ebu Talib’nin ise veliliğine (ya da imamlığına) inanırlar. Aleviler, ibâdetlerini cemevinde yaparlar.Günlük ibadetleri Sabah,Akşam ve Gece Gülbeng'idir. Kadir Gecesi’yle bağlantılı olarak üç gün ve Muharrem ayında ise on iki gün oruç tutarlar. Muharrem’den sonra da üç gün Hızır Orucu tutarlar. Muharrem orucundan evvel üç gün Masum-u Paklar orucunu tutarlar.
kpsshaberleri.net
alevi haberleri
Tokat Erbaa’daki Çoşkun Önder Anadolu Lisesi’nde Din Dersi öğretmeni Mahmut Özdemir, 19 Şubat’taki derste Alevilikle ilgili, “Hz. Ali’ye inanıyorlar ama Hz. Ali’nin yaptıklarını yapmıyorlar. Hz. Ali namaz kılıyor, Aleviler kılmıyor. Cemevi gibi bir ibadethane çıkardılar, onun da Kuran’da ismi geçmiyor, aslı astarı yok.
Cem diye sazlı-sözlü, bayanlı-erkekli bir ibadet şekli geliştirmişler: Böyle bir ibadet olmaz. Alevilik bir din değil, Aleviliği bir din yapmaya çalışıyorlar, eğer bunu başarırlarsa ülke büyük bir sorunla karşı karşıya kalır” dedi.
11-A sınıfında okuyan bir öğrenci öğretmene söylediklerinin yanlış olduğunu belirterek itiraz etti. Öğretmenin diğer sınıflarda da Aleviler ve cemevleri hakkında olumsuz konuşmalar yaptığı belirtilirken öğrenci, olayı ailesine anlattı.
Öğrencinin ağabeyi olayı sosyal medya üzerinden duyurarak tepki gösterdi. Bir başka öğrencinin velisi olan Keçeci Köyü Dedesi Salih Arslan durumu okul müdürüne, kaymakam ve ilçe müftü- süne bildirdi. Okul Müdürü Faruk Yılmaz, öğretmen hakkında soruşturma açıldığını belirtti.
Pir Sultan Abdal Kültür Derneği Genel Başkan Yardımcısı ve Tokat Şube Başkanı Muharrem Erkan, Alevi öğrencilere yönelik ayrımcı politikaların artık çekilemez bir hal aldığını kaydederek öğretmen hakkında yasal işlem yapılmasını istedi.
Siyâseten İslamiyet’in İmâmiye-i İsnâ‘aşer’îyye / Onikicilik fıkhî mezhebinden olan Aleviler, itikaden Horasan Melametîliği’nden köken alan Hoca Ahmed Yesevî’in kurduğu Sünniliğin Tasavvufî–Yeseviyye Tarikatı ile Fatımiler Halifeliği devrinde Orta Asya ve Türkistan’da çok önemli faaliyetlerde bulunan Nâsır Hüsrev’in kurucusu olduğu Pamir Aleviliği’nin de altyapısını oluşturan Şiiliğin Batıni–İsmâilîyye fıkhî mezhebinin tesirleriyle gelişimini tamamlayarak ortaya çıkan Tasavvufî-Bâtın’îyye itikadi mezhebi mensûplarıdır.
Alevilik içerisinde Kızılbaş, Dazalak, Kalender’îyye, Bedr’îyye, Bektaş’îyye, Câm’îyye, Şems’îyye, Edhem’îyye gibi farklı birçok bâtınî tarikât yer almaktadır. 13. asırda Babâîlik’ten ve 14. asrın sonlarından itibaren de yoğun olarak Hurûfîlik’ten etkilenen Anadolu kaynaklı Bektaşilik Tarikatı bunların içlerinde en meşhur olanıdır.
14. ve 15. asırlarda Fadlullah Ester-Âbâdî tarafından Şiilikten ayrılarak zuhur eden Hurûfîlik mezhebinin tesirleri altında kendisini yeniden yapılandırmış olan Bektaşilik, Aleviliğin içinde yer aldığı varsayılan bir tarikât olması itibâriyle Anadolu Aleviliği’nin tamamını tanımlamamaktadır.Alevilik, Hâkk-Muhammed-Ali üçlemesiyle Ehl-i Beyt, ve Oniki İmamları önemseyen Câferiyye Şiiliği ile ortak noktalara sahip olan bir yoldur.
Alevilik’te incelenmesi gereken asıl inanç Vahdet-i Vücud veya Varlık birliği’dir.Dört Kapı Kırk Makam şeklindeki kâmil insan olma ilkelerini Hacı Bektaş-ı Velî’nin tespit ettiğine inanılır. Hacı Bektaş, "Kul Tanrı’ya kırk makâmda erer, ulaşır, dost olur" demiştir. [kaynak belirtilmeli] Aleviler kendi içlerinde bir çeşit hiyerarşi oluşturmuştur. Örneğin yola gönül vermiş olana tâlip denir. Kişi, yolun kurallarını yerine getirip bilgi düzeyini arttırdıkça yükselir. Alevilikte yol denen deyimin temelini Dört Kapı Kırk Makam anlayışı oluşturmaktadır.
Dört Kapı ve Mertebeleri şunlardır:
Şeriat (Bel Kapısı / Mü’minlik Mertebesi),
Tarikat Kapısı (Yol Kapısı / Zâhidlik Mertebesi),
Hakikat Kapısı (İl Kapısı / Âriflik Mertebesi),
Marifet Kapısı (Gök Aman – Yer Ana / Mûhiplik Mertebesi).
Aleviler, Muhammed’in son peygamber olduğuna, Ali bin Ebu Talib’nin ise veliliğine (ya da imamlığına) inanırlar. Aleviler, ibâdetlerini cemevinde yaparlar.Günlük ibadetleri Sabah,Akşam ve Gece Gülbeng'idir. Kadir Gecesi’yle bağlantılı olarak üç gün ve Muharrem ayında ise on iki gün oruç tutarlar. Muharrem’den sonra da üç gün Hızır Orucu tutarlar. Muharrem orucundan evvel üç gün Masum-u Paklar orucunu tutarlar.
kpsshaberleri.net
alevi haberleri