Sayfalar: 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20
Hayalin gönlümde olalı mihman
Gah uslu gezeriz gah divaneyiz
Soyunup aşkından olmuşuz üryan
Gah Mecnun oluruz gah efsaneyiz
Cemalin göreli olduk serseri
Can verip bu yolda bulduk Haydar'ı
Lutf etti nuş ettik ab-ı kevseri
Gah ayık gezeriz gah mestaneyiz
Muhammed Ali'nin aşkına düştük
Kudret kandilinden nura yetiştik
İmam Hasan ile ağuyu içtik
Gah tavaf-ı Kabe gah puthaneyiz
İmam Hüseyin'in kemter kuluyuz
Zeynel bahçesinin can bülbülüyüz
Ma'rifet bağında aşkın gülüyüz
Ayna-i Hüda'yı gah seyraneyiz
Her dem Muhammed Bakırı zikr eyleriz
Ca'feriyiz Hakk'a şükr eyleriz
Gah yedi tamuyu fikir eyleriz
Aşkın ateşinde gah pervaneyiz
Kazım ile yedi deryaya girdik
Rıza kapısından behişte yettik
Ummana kavuştuk katarı kattık
Naci deryasında gah dürdaneyiz
Taki ile cümle canı gezeriz
Naki ismin daim okur yazarız
Hakipay -ı Askeri'yiz tozarız
Secde -i Adem'de Sadıkaneyiz
Aşıkız bekleriz bab -ı velayet
Vechinde okuruz hem yedi ayet
İki kaş dört kirpik zülfün tamam et
Kıblegah eyledik aşıkaneyiz
Noksani Mehdi-i Şah'a bendeyiz
Kanda varsak Kırklar ile cemdeyiz
Hakk'ı özümüzde bulduk demdeyiz
Pirin eşiğinde can kurbaneyiz
Noksani Baba
Mürşide varmağa talib olursan
İbtida insandan rehber isterler
Verdiğin ikrara doğru gelirsen
Aht ile peymandan rehber isterler
Mürşidin nazarı müşkülü seçer
Kâmil olan rehber Sıratı geçer
Can kuşu kafesten akıbet uçar
Tenden uçan candan rehber isterler
Mürşidin var ise olursun insan
Mürşidin yok ise kalırsın hayvan
Arasat gününde kurulur mizan
Açılan mizandan rehber isterler
Muhammed Ali’nin nurun görmeğe
On iki İmamların yolun sormağa
Erenlerin divanında durmağa
On iki erkândan rehber isterler
Şah-ı Merdan bir yol kurmuş kuluna
Yola giden rehberinden biline
Gitmek ister isen mü’min yoluna
Din ile imandan rehber isterler
Marifet babına girmek dilersen
Hakikat güllerin dermek dilersen
Erenler sırrına ermek dilersen
Ahd ile peymandan rehber isterler
Teslim Abdal söyler bu hikâyeti
Nefsini bilmektir gücün gayreti
Yirmi dokuz huruf yedi ayeti
Bilmeye insandan rehber isterler
Teslim Abdal
alevi nefesleri
-İMAM HÜSEYİN-
Türbesinin üstün nakş eylemişler
Gel dinim imanım imamı Hüseyin
Seni dört köşeye baş eylemişler
Gel dinim imanım imamı Hüseyin
Çağlar sular gibi akasım gelmez
Şehrine girince çıkasım gelmez
Yezit’in yüzüne bakasım gelmez
Gel dinim imanım imamı Hüseyin
Senin âşıkların yanar yakılır
On iki imam katarına katılır
Bunda Yezidilere la'net okunur
Gel dinim imanım imamı Hüseyin
Senin dervişlerin sema'lar döner
Kadir geceleri şema’lar yanar
Katarımız imam Cafer’e uyar
Gel dinim imanım imamı Hüseyin
İmamı Hüseyin’in kolları bağlı
Muhip âşıkların ciğeri dağlı
Hazret -i Ali'nin en küçük oğlu
Gel dinim imanım imam Hüseyin.
Şah Hatayi'm eder erenler nerde
Çalısız kayasız bir sahra yerde
Kerbela çölünde kandilde nurda
Gel dinim imanım imamı Hüseyin.
Şah Hatayi
Seyyah oldum şu alemi gezerim
Bir dost bulamadım gün akşam oldu
Kendi efkarımla okur yazarım
Bir dost bulamadım gün akşam oldu
İki elim gitmez oldu yüzümden
Ah ettikçe kan yaş gelir gözümden
Kusurum gördüm kendi özümden
Bir dost bulamadım gün akşam oldu
Bozuk şu dünyanın düzeni bozuk
Tükendi daneler kalmadı azık
Yazıktır şu geçen ömüre yazık
Bir dost bulamadım gün aksam oldu
Gene kırcalandı dağların başı
Durmadan akıyor gözümün yaşı
Verdiği emeği alıyor kişi
Bir dost bulamadım gün akşam oldu
Kul Himmet Üstadım ummana daldım
Gidenler gelmedi bir haber alam
Abdal oldum çullar geydim bir zaman
Bir dost bulamadım gün akşam oldu
Kul Himmet
Benim pirim Hacı Bektaş Veli'dir
Pirim piri Şahımerdan Ali'dir
Seyyit Ali Sultanın kendisidir
Mürsel Baba oğlu Sultan Balımdır
Erenlerin lokmasından yer isen
Gerçek imamların aslı der isen
Dinle pendi sana derim er isen
Mürsel Baba oğlu Sultan Balımdır
Arslan gibi apıl apıl yürüyen
Kendi özün Hak sırrına bürüyen
Kepenegin yanı sıra yürüyen
Mürsel Baba oğlu Sultan Balımdır
Mümin olan lokmasını yedirir
Her sözleri rumuz ile bildirir
Gümansız bil anı gerçek Velidir
Mürsel Baba oğlu Sultan Balımdır
Kızıl Deli ocağında uyanan
Baştan başa yeşillere boyanan
Varıp pirin eşiğine dayanan
Mürsel Baba oğlu Sultan Balımdır
Mekan tutmuş Hanbağında bucağın
Bulutlara ağıp tutan sancağın
Uyandırdı pirimizin ocağın
Mürsel Baba oğlu Sultan Balımdır
Kazak Abdal der rivayet eyledim
Üç yüz altmış er ziyaret eyledim
Bu da söz başı bir hikayet eyledim
Mürsel Baba oğlu Sultan Balımdı
Kazak Abdal
Gafil durma şaşkın bir gün ölürsün
Dünya sana bâki değil ne fayda
Ettiğin işlere pişman olursun
Pişmanlığın ele girmez ne fayda
Bir gün seni iletirler evinden
Hak'kın kelâmını kesme dilinden
Kurtulmazsın Azrailin elinden
Türlü türlü yolun olsa ne fayda
Söylersin de sen sözünden şaşmazsın
Helâlini haramından seçmezsin
Kepeğin tükenir su da içmezsin
Hep deryalar senin olsa ne fayda
Teslim Abdal der, çöksem otursam
Cümle varlığımı ele getürsem
Şu yalan dünyayı zapta getürsem
Hep dünyalar senin olsa ne fayda
Teslim Abdal
Allah medet ya Muhammed ya Ali
Yusuf kuyusnda zindana düştüm
Gülbangi çekilen Bektaşi Veli
Gayretiniz yok mu ummana düştüm
Fatıma Ananın eteğin tutum
Server Muhammede göz gönül kattım
İmam Hasan ile çok **** sattım
Şah Hüseyin ile dükkana düştüm
Zeyneli sevdim de aşyana yettim
Bakırı sevdim de müsahip tutdum
Caferi Sadıkla göz gönül kattım
Naci deryasında ummana düştüm
Kazımı Musa Rızaya kavuştum
Kerbela çölünde cenge giriştim
Kanlı asker ile hayli savaştım
Yaralandı sinem al kana düştüm
Taki Naki Askeridir nurumuz
Mehdi mağarada gizli sırrımız
Cebrail önümüzce hem rehberimiz
Kırkların ceminde erkan düştüm
Oniki İmam dergahında elim var
Gece gündüzSohbetim var demim var
Çok günahım varsa neden gamım var
Ali gibi Şahımerdana düştüm
KUL HİMMET ÜSTADIM bu nasıl yazı
Lezzet verir şirin muhabbet tuzu
Ali'nin alnında Zühre yıldızı
Meylü muhabbeti Selmana düştü....
Kul Himmet
Koyun beni Hak askina yanayim
Dönen dönsün ben dönmezem yolumdan
Yolumdan dönüp mahrum mu kalayim
Dönen dönsün ben dönmezem yolumdan
Benim pirim gayet ulu kisidir
Yediler ulusu, kirklar esidir
Oniki imamin server basidir
Dönen dönsün ben dönmezem yolumdan
Kadilar müftüler fetva yazarsa
Iste kemend, iste boynum asarsa
Iste hançer, iste kellem keserse
Dönen dönsün ben dönmezem yolumdan
Ulu mahser günü olur divan kurulur
Suçlu, suçsuz gelir anda derilir
Piri olmayanlar anda bilinir
Dönen dönsün ben dönmezem yolumdan
Pir Sultan'im arsa çikar ünümüz
O da bizim ulumuzdur pirimiz
Hakka teslim olsun garip canimiz
Dönen dönsün ben dönmezem yolumdan
PIR SULTAN ABDAL
Ehli-Beyt’e düşman Ali’ye düşman
Muhammed’i sevdim dese yalandır
Pirim Hacı Bektaş Veli’ye düşman
Muhammed’i sevdim dese yalandır
Ali’yi seveni öldürüp asan
Kerbela’da İmam Hüseyin’i kesen
Resul’un soyuna kasteden süfyan
Muhammed’i sevdim dese yalandır.
Aşık Hüdai
İki cihan serverine verdim özümü
Muhabbetim ŞAH-I MERDAN ALİ ‘DİR…!
Kur-an’ın suresi düştü serime,
Ahı zarım ŞAH-I MERDAN ALİ ‘DİR…!
Nur içinde bağlıyordu bilekler
Acep Kabul olurmu ola dilekler
Zelzele eyledi de cümle melekler
Fizahımız ŞAH-I MERDAN ALİ ‘DİR…!
Düldülle Zülfikar Ali ‘nin nesi
Tuba ağacından Selman’ın tası
Baharda dinledim bülbülün sesi
Figanımız ŞAH-I MERDAN ALİ ‘DİR…!
12 İmam’ın hey dost bendine düştüm
Hasan Hüseyin’den bağdeyi içtim
İmam Zeynel’in zindanında uçtum
Gözüm yaşı ŞAH-I MERDAN ALİ ‘DİR…!
İmam Bakır rahmet imam Cafer’dir
Hakikat babında dindir imamdır
Hakkın emri ile buyruk yazandır
Selavatım ŞAH-I MERDAN ALİ ‘DİR…!
Musayı Kazım’dır sancağı çeken
İmamı Rıza’dır gül gibi kokan
Azmedince iki cihana bakan
O rüzgarım ŞAH-I MERDAN ALİ ‘DİR…!
Muhammet Taki ’dir hey dost ol benim ganım
Hasan ül Asker’e garıştır beni
Ali Gül Naki ‘dir destem fenahım
İlim Kapım ŞAH-I MERDAN ALİ ‘DİR…!
İmam Mehti bilir gerçek halimi
Evliyalar dinler oldu zarımı
Ulu divana çektiler yolumu
Kılavuzum ŞAH-I MERDAN ALİ ‘DİR…!
DERVİŞ ALİM eder aman amana
Şefahat etmezler gönlü gümana
Serim gurban olsun Doksan Bin Er ’e
Gabul eden ŞAH-I MERDAN ALİ ‘DİR…!
Derviş Ali
Sayfalar: 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20