Sadakat, tek kalıp bir elbiseydi.
Kimine bol, kimine dar geldi.
Dürüstlük, çok beyazdı.
Temiz tutamam deyip, kimse almadı.
Velhasıl, insanoğlu çıplak kaldı.
Ar, edep ve haya sığınacak bir beden aradı.
İşte aşk, bütün bu kusurları bir ten olup kapattı.
Aşk'a, bir vefa borcu kaldı. Onu'da, Allah (c.c) için sevenler aldı.
Hz. Mevlana
Biçare değilsin YARADAN sana Yar..
Kimsesiz değilsin, yanında
"Kimsesizler Kimsesi" var..! "
Hz.Mevlana
Kahrına da hakkıyla âşığım, lûtfuna da.
Ne şaşılacak şey ki ben bu iki zıdda da gönül vermişim.
Tanrı hakkı için bu dikenden kurtulur, gül bahçesine kavuşursam bu sebepten bülbül gibi feryat ederim.
Bu ne şaşılacak şey bülbüldür ki ağzını açınca dikeni de gül bahçesiyle beraber yutar, ikisini de bir görür!
Bu bülbül değil, ateş canavarı!
Onun aşkıyla bütün kötü şeyler, kendisine hoş gelmekte!
Güle âşık, halbuki esasen kendisi gül, kendisine âşık, kendi aşkını aramakta!...
Hz. Mevlana
Gözünü aç da ,
Allah kelamı olan Kur'an'a bak!
Ve gör ki,
O bütün ayetleriyle baştan sona dek EDEP öğretmektedir.
Hz.Mevlana
"Eğer daima cennette olmak istersen, herkesle dost ol, hiç kimsenin kinini yüreğinde tutma..
Fazla bir şey isteme ve hiç kimseden de fazla olma..
Merhem ve mum gibi ol.. İğne gibi olma..!
Eğer hiç kimseden sana fenalık gelmesini istemezsen, fena söyleyici, fena öğretici, fena düşünceli olma..!
Çünkü bir adamı dostlukla anarsan, daima sevinç içinde olursun.
İşte o sevinç Cennetin ta kendisidir.
Eğer bir kimseyi düşmanlıkla anarsan, daima üzüntü içinde olursun.
İşte bu gam da cehennemin ta kendisidir.
Dostlarını andığın vakit içinin bahçesi çiçeklenir, gül ve fesleğenlerle dolar.
Düşmanları andığın vakit, için dikenler ve yılanlarla dolar, canın sıkılır, içine pejmürdelik gelir..
Bütün peygamberler ve veliler, böyle yaptılar, içlerindeki karakteri dışarı vurdular.
Halk onların bu güzel huyuna mağlup olup tutuldu, hepsi gönül hoşluğu ile onların ümmeti ve müridi oldular."
Mevlana
''Kişi kim olduğunu merak ederse, kimleri sevdiğine baksın.''
Mevlana
Ey benim gönlümün nazlı çiçeği,
Barışın ellere'de küsün bana mı?
Sana kim öğretti böyle sevmeyi,
Bayramın ellere'de yasın bana mı?
Duymadın gönlümün haykırışını,
Kırdın şu gönlümün sabır taşını,
Görmekten usandım çatık kaşını,
Gülüşün ellere de nazın bana mı?
Uçurdun yellere ümitlerimi,
Düşürdün dillere çektiklerimi,
Soldurdun içimde hayellerimi,
BAHARIN ELLERE'DE, KIŞIN BANAMI...?
HZ .MEVLANA.
EY CAN !
Kazandıkça bölüşemiyorsan, ELİNİ sorgula!
Konuştukça kırıcı oluyorsan, DİLİNİ sorgula!
Dindarlaştıkça insanlıktan çıkıyorsan, İNANCINI sorgula!
Yürüdükçe menzilden uzaklaşıyorsan, YOLUNU sorgula!
Adaletsizliği gördükçe haklıdan yana olamıyorsan, YÖNÜNÜ sorgula!
Ömür geçtikçe yerinde sayıyorsan, GÜNÜNÜ sorgula!
Sevildikçe vefasızlaşıyorsan, GÖNLÜNÜ sorgula!
Hangi hâlde olursan ol, SONUNU sorgula!
(MEVLANA)
Esas kirlilik;Dışta değil içte, kisvede değil, kalpte olur. Onun dışındaki her leke ne kadar kötü görünürse görünsün, yıkandı mı temizlenir, suyla arınır. Yıkamakla çıkmayan tek pislik kalplerde yağ bağlamış haset ve art niyettir.
Mevlana
"Bu dünya, yaptıklarımızın yankılanıp tekrar bize döneceği bir dağdır..."
MEVLÂNA