Konuyu Oyla:
  • Derecelendirme: 0/5 - 0 oy
  • 1
  • 2
  • 3
  • 4
  • 5

Hacı Bektaş Veli...
#1

Hacı Bektaş Veli...

Horasan’da Ahmet Yesevi ve Lokman Perende’nin okulunda eğitim alan Hacı Bektaş Veli, orta anadolu’ya giderek öğretiyi burada yaymakla görevlendirlir. Otman Baba ta- rafından yazılan Hacı Bektaş Veli velayetnamesi’nde onun anadolu’ya gelişi şöyle an- latılır. Hacı Bektaş Veli, anadolu’ya güvercin kılığında gitmeyi düşünür. Bu sırada Anadolu'da bulunan Rum erenleri, onun geleceğini haber alırlar ve bazıları onu kıskanır. Ona engel olmak isterler. Rum erenlerinden karaca Ahmet Sultan hemen Doğan kılığına girerek gü- vercini gökyüzünde yakalar. Bunun üzerine Hacı Bektaş Veli kılık değiştirip yeniden eski haline döner ve Doğan kılığındaki Karaca Ahmet’in boğazını tutarak; ” ben kuşların en ba- rışçısı olan güvercin donunda geliyorum. Sen beni Doğan kılığında karşılıyorsun. Bu doğru mu diye sorar. Bu anlatım sembolik bir anlatımdır. Hacı Bektaş Veli’nin anadolu’ya barışçı sebeplerle gelişini anlatmaktadır. Hacı Bektaş Veli’nin doğum ve ölüm tarihleri kesin olarak belli değildir. Bu konuda değişik tarihler verilmektedir. 1271 tarihinde hakka yürüdüğü düşünülmektedir. Hacı Bektaş Veli öğretisini yedi haneli Suluca Karahöyük’te yaymaya başlamış ve kısa süre- de öğrencilerinden bir kısmı Macaristan’a kadar gitmiştir. Gül Baba, Sarı Saltuk, Otma Baba Kızıldeli ( Seyyid Ali Sultan), Hasan Demir Baba, Akyazılı Sultan balkanlardaki öğrencilerin- den sadece bir kaçıdır. Öğrencilerinden bir kısmı da Mısır ve Tunus’a kadar gitmişlerdir. Hacı Bektaş Veli’den Makalat, Makalat-ı Gaybiyye ve Kelimat-ı Ayniye, Besmele şehri gibi eserleri bulunmaktadır.Hacı Bektaş Veli için Anadolu erenlerinin ” Kutbu’l Aktab” veya “Ser-Çeşme” si olarak kabul edilmektedir. Hacı Bektaş Veli bütün düşüncesi dört temel ilkede toplanmıştır. Bunu şöyle anlatır; ” Madde karalığı akıl nuruyla, Cehalet karanlığı bilgi nuruyla Nefes karanlığı erdem nuruyla aydınlanır Bütün işler aşkla yapılır”

Hacı Bektaş Veli 13. yüzyılda kadın erkek eşitliğini, bitim ve aklı savunarak anadolu’nun ay- dınlanmasına katkıda bulunmuştur. Hacı Bektaş Veli; Hararet nardadır sacda değildir Keramet baştadır tacda değildir. Her ne ararsan kendinde ara Kudüs’te Mekke’de Hac’da değildir.
Cevapla
#2

Önce Pir'ine teslim olacaksın oğul,
Aşk'a adım böyle atılır...
Nefsini yere at onu ayaklarınla ez,
İşte o zaman sen olacaksın o zaman yolunu bulacaksın...

Hace Bektaş-ı Veli
Cevapla
#3

Hünkâr'a bir ikindi üzeri, güzel yüzlü, tatlı sözlü, yeşil giysili bir aziz geldi. Boz donlu bir ata binmişti; Saru İsmail karşıladı, atını tuttu. O kişi teklifsizce doğru Kızılcahalvet'e yöneldi ve içeri girdi. Saru İsmail, "acaba bu atını tuttuğum er kim ola, şimdiye değin bunun gibi nurlu, güzel yüzlü ve heybetli bir er görmedim", diye düşüncelere dalmıştı. O sırada halifelerden biri geldi; İsmail'e, "tut şu atı", dedi ve kızılcahalvet'in kapısına vardı. O aziz ...kişinin, Hünkar'ın karşısında oturmakta olduğunu gördü. Tam bu anda Hünkar, "ne yapalım Hızır'ım Ulu Tanrı seni bu işe koşmuş, Tanrı kullarını zordan kurtarman gerek; şu anda Karadeniz'de bir gemi batmak üzere, seni çağırıyorlar; sohbetine can atıyoruz ama ne çare; tez imdatlarına yetiş; Tanrı izin verirse yine şerefleniriz", diyordu.


Hızır Peygamber hemen kalktı. Saru İsmail dışarıda atı tuttu. Hızır dışarı çıkınca İsmail Hızır'ın üzengesini öptü. Hızır, atını sıçrattığı gibi at, bir adımını Sulucakarahöyük'ün üstüne bastı, öbür adımda güneşle birlikte dolunay oldu ve gözden yitti; yalnızca karşıdan nalının parıltısı göründü. Saru İsmail, huzura varıp gördügünü anlatarak, "Erenler Şahı, bu giden aziz kimdir?", diye sorunca Hünkâr, "kardeşimiz Hızır Peygamberdir. Karadenizde bir gemi batmak üzereydi, oraya imdada koştu; onun yürüyüşü böyledir", dedi. Saru İsmail Hızır'ı gördüğüne çok sevindi.

http://www.zohreanaforum.com/alevilik-be...post165174
Cevapla
#4

Hakk’a talip olan kişi, başka murat isteme,
Dostun seninle beraber, başka vuslat isteme.
Bu dünya bir sofradır, arzular gelir geçer,
Eğer bizi buldun ise, başka murat isteme.

Erkek dişi sorulmaz, muhabbetin dilinde,...
Hakk’ın yarattığı her şey yerli yerinde
Bizim nazarımızda, kadın erkek farkı yok,
Noksanlıkla eksiklik, senin görüşlerinde.

Sevgi muhabbet kaynar, yanan ocağımızda,
Bülbüller şevke gelir, gül açar bağımızda.
Hırslar, kinler yok olur, aşkla meydanımızda,
Aslanlarla ceylanlar, dosttur kucağımızda.


HÜNKAR HACI BEKTAŞ-İ VELİ
Cevapla
#5

Pirimiz üstadımız Hünkâr Hacı Bektâş-ı Velî buyuruyor ki;

Ey derviş! bilesin ki, Kur’an Allah kelâmıdır. Hz.Peygamber’e amel etmesi ve elçi olarak halka bildirmesi için indirilmiş bir kitaptır.
Kur'an aşıktan maşûka bir mektuptur.
İslam'ın temeli güzel ahlak, ahlakın özü bilgi, bilginin özü akıldır.
Dünyada ne varsa: helal, haram, temiz ve pis hepsi din ile bilinir.
Dinine dizlerinle değil, kalbinle bağlan.
Bizim erkânımız: ahlâkı Muhammed'i ve edebi Ali'dir.
Cevapla
#6

Hünkâr Hacı Bektaşi Veli buyuruyor ki;

İman bir hazinedir, Şeytan hırsız, akıl da bekçisidir. Bekçi gitse, hırsız hazinenin içindekileri çalar.

İman: Allah’ın birliğini kabul etmek ve O’nun emirlerini tutmak ve yasaklarından kaçınmaktır...
Cevapla
#7

Hacı Bektaş Veli’nin bazı öğütleri yolunu izleyenlerce dilden dile, kulaktan kulağa günümüze dek ulaştırılmıştır. Bunlar birer prensip olarak Bektaşi felsefesinde de işlenmiştir. Şimdi bunlara bazı örnekler verelim.

– Okunacak en büyük kitap, insandır.
-Ara, bul.
-Yol ile giden, yorulmaz.
-Bir yolu karanlık görüyorsan, belki perde gözündedir, yolda değil!.
-Her ne ararsan kendinde ara.
-Mürşitlik, alıcılık değil, vericiliktir.
-Bir saatlik tefekkür, yetmiş yıllık ibadetten hayırlıdır.
-En küçüğümüz, en büyüğümüzdür.
-Kelam Hakk’tır.
-Nasip, verilene karşı alınandır.
-Arif olu da vermeyen ‘cahil’dir.
-El ele, el Hakk’a.
-Hakk’ın varlığından başka hiçbir şey kalıcı değildir.
-İslamın temeli ahlak, ahlakın özü bilgi, bilginin özü akıldır.
-Yolumuz, ilim, irffan ve insanlık sevgisi üzerine kurulmuştur.
-Gündüz şevk ile dünya işine, gece aşk ile ahiret işine.
-Gelme, gelme; dönme, dönme; Gelenin malı; dönenin canı!.
-İlimden gidilmeyen yolun sonu karanlıktır.
-Eskiyi terk cahile ölüm; Arife ise, doğumdur.
-Yakin olmak, Allah’ta yok olmak ve Allah’la bekaa bulmak halidir.
-İnsanın cemali, sözünün güzelliğidir.
-Doğruluk, dost kapısıdır.
-Mümin, müminin aynasıdır.
-Marifet ehlinin ilk makamı edeptir.
-Marifet, nefsi silmek değil, bilmektir.
-Mertebe ve makam yoktur, dostun gönlünden başka.
-Her ‘yok’un yerine geçecek bir ‘var’ , sende vardır.
-Gözü ileride, gönlü geride olan kimse, yola gidemez
-İncinsen de incitme!.
-Yapacağın her iyiliği, makbule geçecek şekilde yap.
-Tövbenin tövbesi olmaz!.
-Nefsine ağır geleni, kimseye tatbik etme!.
-Her ne yaparsan, Hak rızası için yap.
-Fikirsiz alim, Nuh’suz gemidir, zikirsiz derviş nursuz kandildir.
– Çalışmadan geçinenler, bizden değillerdir.
-Oturduğun yeri pak et, kazandığın lokmayı hak et.
-İbadetin yeri başka, işin yeri bşkadır.
-En büyük keramet, çalışmaktır.
-Eline, diline, beline sahip ol.
-İşine, eşine, aşına sahip ol.
-Gönlün, elin, sofran açık olsun.
-Fakiyrlik, her yoklukta sakin olmak ve her varlıkta elde olanı dağıtmaktır. Yani yokluk ile arası iyi olmak, onunla uyuşmak ve varlıktan kurtulmaktır. Her çeşit yoksulluktan korkan arabozucudur. gerçek Fakiyr’in Hakk’tan gayrıya ihtiyacı yoktur.
-Yetmişiki milletin hepsine aynı nazarla bak.
-Düşmanının bile insan olduğunu unutma!.
-Hiçbir milleti ve insanı ayıplamayın.
-Ayıpları örtücü ol.
-Kimsenin ayıbını görmeyen cana aşk olsun.
-Herşeyin anahtarını kendinde ara.
-Fakiyr o kimsedir ki, Allah’tan başka kimseye ihtiyacı olmaz.
-Gerçek bir derviş hic kimsenin verdiği üzüntüden sıkılmaz ve kırılmaz. Civanmert oduk ki, kırılmaya değer kimseyi bile kırmaz.
-Asıl körlük, nankörlüktür.
-Dört türlü cömertlik vardır. Mal cömertliği Bay’lara (zenginlere anlamında); ten cömertliği, gazilere; gönül cömertliği ariflere; can cömertliği aşıklara mahsustur.
-İlim, hakikate giden yolları aydınlatan ışıktır.
-Alimin uykusu, cahilin ibadetinden üstündür.
-Göze nur, gönülden gelir.
-Gözlüye gizli yoktur.
-Kendini temizlemeyen, başkasını temizleyemez.
Cevapla
#8

"Derviş, ilahi düşüncelere dalmalı,
Sevgi meyvelerini dermeli,
Ruhunu tevhid içinde tutmalı,
İlahi sırlara ulaşmaya gayret etmeli,
Başına ihlas tacı koymalı,
Huzüra çıkma kemeri kuşanmalı,
İbadet bineğine binmeli,
Teklik makamına erebilmek için kulluk kırbacını eline alıp,
Gayret atını birlik meydanında koşturmalıdır..
Gönlünü tevhid suyu ile beslemeli,
Ruhunu Hakk'ın görüntü nurlanıyla ışıklandırmalı... ''

İnsanın özü benim sırrımdır..Ben de onun sırrıyım incisine kavuşmak için görüntü denizinde dalgıçlık yapmalıdır..."
````Pir Hünkar Hacı Bektaş Veli```
Cevapla
#9

Şu koca evren koca âlem insanın yanında küçük âlem kalıyor...İnsan büyük âlemdi r(âlem-ı kubrâ)...Fakat bir niteliği kazanmak için bütün evrene "bu benden değerli ben içeri Öz'lü" dedirtebilmek için...Âşk yoluna düşmek ,Sevgili huzuruna koşup, O'nun dîdârı Ateş'inde yanmak ve insan olmak gerekir !

Hacı Bektaş Veli
Cevapla
#10

Bildiğin varsa senin olsun...Görmek,akıl
vermek sana düşmez sınırını bil...
Bildiğinle gelme kapı'ya ...
Sır verildi ise o sende kalsın ...
Bir başka Ben'liğe anlatma ...
Rizalık verilmez Kapı'dan girmene,o yediğini lokma bilme ...
İbliste her âlemde gezer âlim diye...
Kimi Zaman biz gibi dolu olur Karşında...
Zâhir Batı'ndan ulaşır sana aklını,yüreğini Bir'e bağla...
Her gördüğünü gül bilme,bülbül olup çoşma...
Nefes Hakkı'n bildin ise,Hakkı'n Nefes'ine Eyvallah de...
Dost bildiklerine sor önce gördüm diyip,sonra yaşadıklarına ...
Verilende alınacak bu kadar doluyum diyip kör olma !

Hacı Bektaş Veli
Cevapla


Konu ile Alakalı Benzer Konular
Konular / Yazar Yorumlar Okunma Son Yorum
Son Yorum Yazar: çerağ
12-26-2017, 11:03 PM
Son Yorum Yazar: çerağ
02-01-2016, 07:53 PM

Hızlı Menü:


Konuyu Okuyanlar: 2 Ziyaretçi