05-16-2013, 12:13 AM
Alevilikte namaz var mı? Şeklindeki bir sorunun cevabı; bizim için evet vardır. Ancak Zöhre Ana’yı bilmeyen alevi çevreleri için yok deniliyor. Bizler Ehlibeyt namazının olduğuna Zöhre Anamızın sayesinde eminiz. Şimdi hal böyle olunca dışarıdan bakınca insanlarında kafaları karışıyor. Namaz acaba var mı, yok mu?
Şimdi bu sorunun cevabını mantık çerçevesinde değerlendirmeler yaparak vermeye çalışalım. Bu değerlendirmeleri yaparken Yüce önderimiz, Pirimiz, Mustafa Kemal Atatürk’ün bizleri aydınlattığı sözlerinden birini alarak yapalım.
- Bir dinin tabi olabilmesi için, ilme, fenne, akla ve mantığa uygun olması gerekir. Bizim dinimiz bunlara uyduğu için tabi bir dindir. ( Mustafa Kemal Atatürk )
- Bizim dinimizde bir şeyin dine uygun olup olmadığının anlaşılması için insanların elinde bir ölçü vardır. Bu ölçü şudur. Eğer bir şey akla ve mantığa uygunsa, insanların da menfaatine ise o şey bizim dinimize uygundur. ( Mustafa Kemal Atatürk )
Evet, sevgili Canlar işte bu sözler ışığında insanların sorularını mantık çerçevesinde yanıtlamaya çalışalım.
Şimdi genelde Alevilikte namaz yoktur denilirken bunu iki şeye bağlıyorlar.
1- Hz. Ali namazda öldürüldüğü için bizler namaz kılmıyoruz.
2- Bizim namazımız kılınmış abdestimiz alınmıştır.
Hz. Ali camide namaz kılarken öldürüldüğü için bizler namaz kılmıyoruz;
Bir kere öldürüldüğü yer camii değildir çünkü o dönemde cami yoktu Kurana göre mescit vardı yani ibadet yapılan küçük mekanla vardı bugün ki adıyla dam evleri, meydan evleri veya cemevidir. Şimdi bu birinci iddiayı Atamızın sözü ışığında değerlendirelim . Bir kere önce mantıklı bir mazeret mi Ona bakalım.
Şimdi bu mantıkla söylenen söze haklı olarak şu sorular yöneltilebilir.
-Peki, Hz. Ali bir ilim yuvasında ilim öğretirken öldürülseydi. Bugün çocuklarımızı okutmayacak mıydık? Cahil kalmalarına müsaade mi? Edecektik. Hayır tabiî ki okutacaktık.
-Yine Hz. Ali o gün için adı nedir bilmiyorum ama, bir sağlık yuvasında muayene olurken öldürülseydi bugün hastalandığımız da hastanelere uğramayacak mıydık? Hayır tabiî ki uğrardık.
Herhalde mantıklı düşünebilen bütün herkesin cevabı aynen böyle olacaktır.
Şimdi bu mantık çerçevesinde yapılan değerlendirmelerde, verilen cevaplardan da anlaşılacağı gibi Hz. Ali’nin cemevinde namaz kılarken öldürülmesi yüzünden namaz kılınmaması mantığa uygun değildir. Dolayısıyla bu mazeret geçerli bir mazeret olmadığı gibi, inancımıza da uymamaktadır. Çünkü bizim inancımız Atamızın dediği gibi mantığa ve akla uygundur.
Yine Atamız bir şeyin İnsanların faydasına ise inancımızda o şey vardır demişti. Bir bakalım. Eğer namaz kılmazsak bize faydası var mı?
İbadetler insanların Allah ile buluşmasıdır. ( Mevlana )
Evet, namaz bir ibadettir. İbadetler ise Allah’la kalben buluşmadır. İbadetler sayesinde Allah ile sık sık buluşmalar sayesinde inancımızı ayakta tutmuş oluruz. Eğer ibadet etmezsek İnançlarımız körelir. İnanç olmadığı zaman da insanlar farkında olmadan bir sürü kötü ve yanlış işler yapar.
İbadet inancın kulpudur. ( Zöhre Ana)
Evet Zöhre Anamızın da belirtiği gibi inancı ayakta tutan onu taşıyan ibadetlerdir. Dolasıyla namaz gibi bir ibadeti yapmamak insanlara zarar verebileceği için; İnancımızda insanlara zarar veren hiçbir şey kabul edilemez .O yüzden de bu insanlığa zarar verebilecek olan mazeret bizim inancımıza uygun değildir.
İlla da bu mazeret arkasına saklanacaklar için benim bir çağrım olacak.
- Madem ki Hz. Ali cemevinde namaz kılarken öldürüldüğü için namaz kılmıyorsanız, o zaman İmam Hüseyin de su içirilmeden öldürüldüğü için hayatınız boyunca suyu da içmeyiniz.
Bizim namazımız kılınmış, abdestimiz alınmıştır.
Şimdi bu ikinci mazereti Atamızın sözlerinin ışığında mantıken değerlendirelim .
Bir kere bu gün alevi olup da hırsız olan var, cinayet işleyen var, daha bunlar gibi bir sürü sayılabilecek kötü işlere bulaşmış alevi insanları var.
Peki şöyle bir mantığımızı zorlayabileceğimiz bir soru soralım.
-Sizce Hz. Ali böyle bizim yolumuza uygun davranmayan insanların yerine namaz kılabilir mi?
-İçki sofralarında insanlar sarhoş olup, sarhoş kafalarla ibadet etsinler diye Hz. Ali onların yerine ibadet edebilir mi?
-Bir kere her şeyden önce siz olsanız başka birinin yerine ibadet edermisiniz.
Tabiî ki bu soruları hepsinin cevabı Hayır böyle mantıksız bir davranış içine kimse girmez. Dolayısıyla bu mazeret de mantığa ters gelen bir mazerettir. Mantığa ters gelen şeyler bizim inancımıza da terstir.
Peki böyle bir mazeretin insanlara bir faydası var mıdır? Tabi ki hayır. Çünkü böyle bir inanış insanı tembelliğe iteceği, ibadet etmekten alıkoyacağı , insanlara zarar vereceği için yine bizim inancımıza uygun bir şey değildir.
İlla da bu mazeret arkasına sığınacaklar için de benim şöyle bir çağrım olacak;
-Madem ki Bütün evliyaların yaptığı ibadetleri kendi ibadetleriniz yerine yapılmış sayıyorsunuz, o zaman yine o evliyaların yediğini içtiğini de kendi yediğiniz ve içtiğiniz yerine sayın, ve nasıl ki hiç namaz kılmıyorsanız, o zaman hiç yemek de yemeyin su da içmeyiniz.
Kaynak: http://www.zohreanaforum.com/tartismalar/3773-alevi-namaz-kilarmi-5.html
Etiketler:aleviler namaz kılarmı,aleviler nasıl namaz kılar,hz ali namaz kılarmıydı,aleviler neden namaz kılmaz,aleviler cenaze namazı kılar mı,bektaşiler namaz kılar mı
Şimdi bu sorunun cevabını mantık çerçevesinde değerlendirmeler yaparak vermeye çalışalım. Bu değerlendirmeleri yaparken Yüce önderimiz, Pirimiz, Mustafa Kemal Atatürk’ün bizleri aydınlattığı sözlerinden birini alarak yapalım.
- Bir dinin tabi olabilmesi için, ilme, fenne, akla ve mantığa uygun olması gerekir. Bizim dinimiz bunlara uyduğu için tabi bir dindir. ( Mustafa Kemal Atatürk )
- Bizim dinimizde bir şeyin dine uygun olup olmadığının anlaşılması için insanların elinde bir ölçü vardır. Bu ölçü şudur. Eğer bir şey akla ve mantığa uygunsa, insanların da menfaatine ise o şey bizim dinimize uygundur. ( Mustafa Kemal Atatürk )
Evet, sevgili Canlar işte bu sözler ışığında insanların sorularını mantık çerçevesinde yanıtlamaya çalışalım.
Şimdi genelde Alevilikte namaz yoktur denilirken bunu iki şeye bağlıyorlar.
1- Hz. Ali namazda öldürüldüğü için bizler namaz kılmıyoruz.
2- Bizim namazımız kılınmış abdestimiz alınmıştır.
Hz. Ali camide namaz kılarken öldürüldüğü için bizler namaz kılmıyoruz;
Bir kere öldürüldüğü yer camii değildir çünkü o dönemde cami yoktu Kurana göre mescit vardı yani ibadet yapılan küçük mekanla vardı bugün ki adıyla dam evleri, meydan evleri veya cemevidir. Şimdi bu birinci iddiayı Atamızın sözü ışığında değerlendirelim . Bir kere önce mantıklı bir mazeret mi Ona bakalım.
Şimdi bu mantıkla söylenen söze haklı olarak şu sorular yöneltilebilir.
-Peki, Hz. Ali bir ilim yuvasında ilim öğretirken öldürülseydi. Bugün çocuklarımızı okutmayacak mıydık? Cahil kalmalarına müsaade mi? Edecektik. Hayır tabiî ki okutacaktık.
-Yine Hz. Ali o gün için adı nedir bilmiyorum ama, bir sağlık yuvasında muayene olurken öldürülseydi bugün hastalandığımız da hastanelere uğramayacak mıydık? Hayır tabiî ki uğrardık.
Herhalde mantıklı düşünebilen bütün herkesin cevabı aynen böyle olacaktır.
Şimdi bu mantık çerçevesinde yapılan değerlendirmelerde, verilen cevaplardan da anlaşılacağı gibi Hz. Ali’nin cemevinde namaz kılarken öldürülmesi yüzünden namaz kılınmaması mantığa uygun değildir. Dolayısıyla bu mazeret geçerli bir mazeret olmadığı gibi, inancımıza da uymamaktadır. Çünkü bizim inancımız Atamızın dediği gibi mantığa ve akla uygundur.
Yine Atamız bir şeyin İnsanların faydasına ise inancımızda o şey vardır demişti. Bir bakalım. Eğer namaz kılmazsak bize faydası var mı?
İbadetler insanların Allah ile buluşmasıdır. ( Mevlana )
Evet, namaz bir ibadettir. İbadetler ise Allah’la kalben buluşmadır. İbadetler sayesinde Allah ile sık sık buluşmalar sayesinde inancımızı ayakta tutmuş oluruz. Eğer ibadet etmezsek İnançlarımız körelir. İnanç olmadığı zaman da insanlar farkında olmadan bir sürü kötü ve yanlış işler yapar.
İbadet inancın kulpudur. ( Zöhre Ana)
Evet Zöhre Anamızın da belirtiği gibi inancı ayakta tutan onu taşıyan ibadetlerdir. Dolasıyla namaz gibi bir ibadeti yapmamak insanlara zarar verebileceği için; İnancımızda insanlara zarar veren hiçbir şey kabul edilemez .O yüzden de bu insanlığa zarar verebilecek olan mazeret bizim inancımıza uygun değildir.
İlla da bu mazeret arkasına saklanacaklar için benim bir çağrım olacak.
- Madem ki Hz. Ali cemevinde namaz kılarken öldürüldüğü için namaz kılmıyorsanız, o zaman İmam Hüseyin de su içirilmeden öldürüldüğü için hayatınız boyunca suyu da içmeyiniz.
Bizim namazımız kılınmış, abdestimiz alınmıştır.
Şimdi bu ikinci mazereti Atamızın sözlerinin ışığında mantıken değerlendirelim .
Bir kere bu gün alevi olup da hırsız olan var, cinayet işleyen var, daha bunlar gibi bir sürü sayılabilecek kötü işlere bulaşmış alevi insanları var.
Peki şöyle bir mantığımızı zorlayabileceğimiz bir soru soralım.
-Sizce Hz. Ali böyle bizim yolumuza uygun davranmayan insanların yerine namaz kılabilir mi?
-İçki sofralarında insanlar sarhoş olup, sarhoş kafalarla ibadet etsinler diye Hz. Ali onların yerine ibadet edebilir mi?
-Bir kere her şeyden önce siz olsanız başka birinin yerine ibadet edermisiniz.
Tabiî ki bu soruları hepsinin cevabı Hayır böyle mantıksız bir davranış içine kimse girmez. Dolayısıyla bu mazeret de mantığa ters gelen bir mazerettir. Mantığa ters gelen şeyler bizim inancımıza da terstir.
Peki böyle bir mazeretin insanlara bir faydası var mıdır? Tabi ki hayır. Çünkü böyle bir inanış insanı tembelliğe iteceği, ibadet etmekten alıkoyacağı , insanlara zarar vereceği için yine bizim inancımıza uygun bir şey değildir.
İlla da bu mazeret arkasına sığınacaklar için de benim şöyle bir çağrım olacak;
-Madem ki Bütün evliyaların yaptığı ibadetleri kendi ibadetleriniz yerine yapılmış sayıyorsunuz, o zaman yine o evliyaların yediğini içtiğini de kendi yediğiniz ve içtiğiniz yerine sayın, ve nasıl ki hiç namaz kılmıyorsanız, o zaman hiç yemek de yemeyin su da içmeyiniz.
Kaynak: http://www.zohreanaforum.com/tartismalar/3773-alevi-namaz-kilarmi-5.html
Etiketler:aleviler namaz kılarmı,aleviler nasıl namaz kılar,hz ali namaz kılarmıydı,aleviler neden namaz kılmaz,aleviler cenaze namazı kılar mı,bektaşiler namaz kılar mı